Tarım ve Orman Bakanlığı, Gıda ve Kontrol Genel Müdürü Mümtaz Sinan ile Türkiye Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği (TÜDKİYEB) Genel Başkanı Nihat Çelik, 07 Ağustos’ta Bereket TV’de Mehmet Sarcan’ın sunduğu Gündem Özel programının canlı yayın konuğu oldular ve gündeme dair birtakım değerlendirmelerde bulundular.

Gıda ve Kontrol Genel Müdürü Mümtaz Sinan konuşmasının başında, Genel Müdürlüğün görevleri ve yaptığı çalışmalar hakkında verdiği bilgilerin yanısıra birinci önceliklerinin, AB mevzuatları olduğunu ve bu konuda çok katı kuralları bulunduğunu söyleyerek ‘’ Özellikle yetiştirdiğimiz ürünlerdeki kalıntı izleme programlarımızla, hayvanlara uygulanan aşı, ilaç miktarlarının hayvanlarda bıraktığı kalıntıların insan sağlığını nasıl etkilediğinin denetimini yapan, kontrolünü sağlayan ve uygunsuz bir durum olması halinde de bunu ortadan kaldırmak için tedbirler alan bir kurumuz. ‘’ ifadelerine yer verdi.

Hayvancılıkta bir kriz var mı sorusuna cevaben olmadığını belirten Genel Müdür Sinan, ‘’ Tarımda bir krizden bahsedilecek olsaydı Türkiye tarım ihracatında yaklaşık 4 milyar Dolarlık bir ihracat fazlası vermezdi. Kriz olsaydı ithalat fazlası verecekti ama bugün Türkiye 20 milyar Dolar seviyesinde ihracat yapan bir ülke haline geldi. Türkiye ithalat yapılan bir ülke gibi lanse ediliyor; hâlbuki yaptığımız ithalatın çok üzerinde ihracat yapıyoruz. İthal ettiğimiz bütün hammaddeleri de ürüne dönüştürmek suretiyle katma değer oluşturarak dışarıya ihraç ediyoruz. ’dedi.

Çobanlık mesleğiyle ilgili Türkiye'de yıllarca bir algı yönetimi yapıldığına dikkat çeken Sinan, ‘’ Çiftçilik üçüncü sınıf vatandaşların yaptığı bir iş gibi algılandı. Böyle bir şey yok. Çobanlık da çiftçilik de birinci sınıf bir iştir. Biz üreten insanın her zaman hizmetinde olmalıyız ve baş tacı yapmalıyız. Afgan çoban konusunda ihtiyaç varsa tabi ki alınmalı. Ama Türkiye'de bu kadar işsiz genç varken ve gerçekten kazançlı bir iş iken olmamalı diye düşünüyorum. Çobanlara sosyal güvence verilmesini devletimiz yapabilir. Ama asıl önemli olan bu ön yargıyı yıkmaktır.’’ diye konuştu.

Et ithalatı konusuna da değinen Sinan, son bir yıldır et ithalatı yapmadıklarını ve ithalatın sadece Et ve Süt kurumunca yapıldığını ifade ederek ‘’ İthalat yapmamamızın sebebi Bakanlığımızın almış olduğu tedbirlerdir. Geçmişe göre et ithalatını durdurduk. Yarın inşallah besilik ithalatını da durduracağız. Destekleri artırarak kısa süre içinde hayvan ithal eden ülkeden ihraç eden ülke konumuna geleceğiz’’ dedi.

Küpeleme konusunda önemli açıklamalarda bulunan Genel Müdür Sinan, yaşanan aksaklıkları bildiklerini ve sahadan gelen şikâyetleri düzeltmek için 7/24 saat çalıştıklarını belirterek ‘’ Küpelemeden vazgeçmemiz mümkün değildir. Biz göreve gelir gelmez şunu dedik. Yetiştiricimizi küpeleme zahmetinden, Bakanlığımızı da küpeleme külfetinden kurtaracağız. Bu işi Birliklere devredeceğiz. Çünkü bu konuda bire bir takip ve sorumluluk taşıması gereken birliklerdir. ‘’dedi.

Sinan, şu anda küpeyi ücretsiz verdiklerini söyleyerek ‘’ Her şeyin bir bedeli olmalı. Elbette bizimde gönlümüz ister ki ücretsiz olsun. Biz daha çok destek vermenin gayretindeyiz. Politikamız da buna yöneliktir. 81 İlde küpeleme işini Birliklere vereceğiz. Bakanlık olarak sadece bu işin takibini yapacağız’’ şeklinde konuştu.

Küpe cezası alan hayvanların kesime gitmemesi konusunda da gerekli tedbirleri alacaklarını ifade eden Sinan, ‘’ Cezai müeyyide var. Yüksek olduğunu da kabul ediyorum. Genel Başkanım da söyledi bir hayvan bedeli kadar cezası var. Mutlaka cezası olmalı ama cezadan önce tedbiri olmalı. Burada esas olan kaçak hayvan hareketlerini engellemektir. ’dedi.

Kurbanlık hayvanlara ilişkin olarak hayvan sağlığı ile ilgili 365 gün sahada bire bir yaklaşık 10 bin sağlık personeli ile gerekli çalışmalar yaptıklarını söyleyen Sinan, ‘’Ülkemizde her yıl yaklaşık 75-80 milyon doz aşı yapılıyor. Özellikle kurban bayramı döneminde daha sıkı denetimler yapıyoruz. ’dedi.

 Genel Müdür Sinan yetiştiricilere hitaben ‘’ Yetiştiricilerimiz kurbanlık hayvanlarında hastalık çıkarsa hiç endişe etmesinler. Bunu gizlemesinler. Tazminatlı hastalıklar kapsamında yetiştiriciye parası ödenir’’ uyarısında bulundu.

TÜDKİYEB Genel Başkanı Nihat Çelik de sektörde kriz var mı sorusuna cevaben başladığı konuşmasında herhangi bir krizin söz konusu olmadığını ve hayvanların değerinde satıldığını söyleyerek ’’ 2000 öncesinde ne vardı, şimdi ne var. Biz hayvancılıkta 2000 öncesinde hiçbir destek görmedik. AK Parti hükümetleri döneminde hayvanlarımız destekleme kapsamına alındı. Bizim hayvan sayımız 2000 yıllarında 30 milyonlara kadar geriledi. AK Parti hükümetlerinin desteği olmasaydı biz burada olmazdık. Şu anda küçükbaş hayvan sayısı 47 milyon. Kriz olan bir sektör her geçen gün çıtasını yükseltebilir mi? Hayvan sayısını artırabilir mi? Şu anda piyasada da ciddi bir canlılık var. Biz Sayın Cumhurbaşkanımızın da talimatlarıyla hayvan sayımızı nasıl 100 milyona çıkarırız diye çalışmalar yapıyoruz. Her nüfus başına bir koyun olacak diyor. Dolayısıyla biz de devlet büyüklerimizin bu emirleri doğrultusunda gördüğümüz eksikleri nasıl giderebiliriz, onu çözmeye çalışıyoruz. Daha güzel şeyler de yapacağız inşallah. ‘’dedi.

Yem Sorununa değinerek, girdi maliyetlerinin yüksek olduğunu, hem yetiştirici açısından hem de yem üreticisi açısından fiyatların dengelenmesi gerektiğini ifade eden Çelik, ‘’Yem üretiminin artırılması lazım. Üretimin artması için de teşvik edici desteklemelerin olması lazım.  Yem bitkilerine zaten gerekli destekleri Bakanlığımız veriyor. Fakat daha verimli üretim yapılması lazım. Bizim bardağın boş tarafından bakmamamız lazım. Yem fiyatları yükseliyor ama hayvan fiyatları da yükseliyor. Bakanımız sahada çok çalışıyor, yetiştiricilerle ilgileniyor, çok daha güzel işler yapılacaktır. ‘’ dedi.

Merkez Birliği olarak Türkiye'de ilk olacak bir projeleri olduğuna dikkat çeken Genel Başkan Çelik,  ‘’ Bir 'Çoban Bayramı' yapacağız. Peygamber efendimizin mesleği olmasına rağmen daha önce hiç yapılmamış bir şey bu. Ben Sayın Bakanımıza da bu durumu arz ettim. Allah izin verir de çalışmaları yetiştirebilirsek okullar tatil olmadan metropollerde yaşayan yetiştiricilerimizin çocuklarıyla, kırsalda yaşayan yetiştiricilerimizin çocuklarını bir araya getirerek onlar arasında bir gönül köprüsü kurmak istiyoruz. ‘’dedi.

Çoban sorunu hakkında görüşlerini ifade eden Çelik bu konuda ‘’Küçükbaş hayvancılık denildiği zaman akla ilk gelen çobandır. Çoban olmadan hayvancılık olmaz. Biz çoban ihtiyacımızı yurt içinden ve yurt dışından karşılamak üzere bir çalışma içerisindeyiz.  Daha önce 5000 Afgan çoban istiyoruz demiştik. Türkiye'deki hayvan varlığına bakıldığında en az 25-30 bin arası Afgan çoban çalıştırılması için yasal mevzuat çıkarılmasını talep ettik. Sayın Bakanımız bizimle bu anlamda aynı çizgide. İçişleri Bakanımız da bu çalışmayı başlatmış. Allah nasip ederse en kısa zamanda çoban sorununu çözeceğiz. Bu işle ilgilenen vatandaşlarımız için de İŞKUR tarafından bir kontenjan istiyoruz. Biz 20 bin çoban da İŞKUR'a başvuran vatandaşımızın olmasını bekliyoruz. ‘’ şeklinde konuştu.

Ülkeye ithal hayvan girmesine karşı olduklarını vurgulayan Çelik, ‘’ Burada duruşumuz nettir. İthalat yapılacaksa anaç sayımızı artırmak için damızlık hayvanlar ithal edilebilir. Hayvan geldiğinde yaşam koşullarının uygunluğu, kime verildiği gibi takiplerin yanında satılmaması şartı olursa biz de bunu istiyoruz. Biz anaç sayımızı artırmayı hedefliyorsak ticari değil anaç olarak almamız gerekir. Ama karkas ete ve besi hayvan ithalatına karşıyız. ’dedi.

Genel Başkan Çelik, küpeleme konusunda ciddi sıkıntıların olduğunu dile getirerek ‘’ Mevzuatta bir değişiklik yapılmasını istiyoruz. Küpeleme işlerini il ve ilçe Müdürlükleri yapıyor. Personel yetersizliği, ağır kış şartları ve göçer hayvancılık nedeniyle hayvanlar küpesiz kalıyor. Bir ilden başka bir ile giderken yakalanan hayvanlara hem küpe cezası kesiliyor hem de hayvanlar kesime gidiyor. Kesilen cezalar da neredeyse bir hayvan bedeli kadar oluyor. Biz küçükbaş hayvan sayımızı artırmak istiyoruz. Böyle cezai işlemler ve kesime karşıyız ‘’ dedi.

Küpeleme işlerinin alt yapısı uygun olan Birliklere devredilmesini ve küpelerin ücretsiz olmasını isteyen Çelik, ‘’Birliklere devir olup küpeler ücretli olursa yanlış algı oluşur. Devlet takarken bizden para almıyorlardı Birlikler para alıyor algısı büyük sorunlar yaratacaktır. ‘’ dedi.

Genel Başkan Çelik, Marketlerde satılan kurbanlıklarla ilgili konuya sıcak bakmadıklarını söyleyerek ‘’Market kurbanlıkları sahayı olumsuz etkiliyor. Marketler işi ticarete dönüştürmüş. Bugün kurbanlık bir koyunun ortalama canlı ağırlığı 50 kilogramdır. Buradan en az 25 kilo karkas et çıkar. Marketlerin 12-14 kilogram diye kurbanlık küçükbaş hayvan satması büyük bir vebaldir. ’dedi.

Çelik, küçükbaş hayvan kurbanlık fiyatlarına ilişkin olarak da ‘’ Küçükbaş hayvan piyasası canlı kilosu 20 ile 23 lira arasında ve bölgelere göre değişkenlik göstermektedir. Fiyatlar bu bantta seyrediyor. Canlı ağırlığı 50 kilonun üzerinde olan kurbanlıkların ortalama fiyatı da 1000 lira civarındadır. Yani fiyatlar çok makul ve herkesin bütçesine uygundur.’’ şeklinde konuştu.

Genel Başkan Çelik, küçükbaş hayvanların organik bir hayvan türü olduğunu ve meraya dayalı beslendikleri için sağlıklı olduklarını belirterek ‘’ Kurbanın sembolü Koçtur. Kurbanınız koyun olsun koç olsun ‘’ diyerek sözlerini noktaladı.

Program, Gıda ve Kontrol Genel Müdürü Mümtaz Sinan ve TÜDKİYEB Genel Başkanı Nihat Çelik’in kurban bayramı kutlama mesajları ile sonlandırıldı.

Programın tamamı www.turkiyekoyunkeci.org adresinde videolarımız bölümünde…